Bireyin başı yok, zihni duman olup gökyüzüne karışıyor. Bu, toplumun bireyi ezip geçtiğinin ve kişisel varoluşun, kimliğin yok oluşunun göstergesi. Giderek artan ekonomik krizler, siyasi belirsizlikler, sosyal kutuplaşmalar ve manevi boşluk insanı eritiyor. Eskiden geleceğe dair umut besleyen insanlar artık yalnızca birer duman bulutu gibi, yok olmaya mahkûm ruhsuz varlıklara dönüşüyor.
Zorluklar İnsanları Nasıl Çıldırtıyor?
Ekonomik Çöküş ve Geçim Sıkıntısı: İnsanlar borçlarını ödeyemiyor, maaşlar yetmiyor, faturalar kabarırken geçim savaşı her gün daha da ağırlaşıyor. Çalışanlar sabah kalkıp işe gidiyor ama kazançları hayatlarını idame ettirmeye yetmiyor. Beyinleri yorgun, düşünceleri karışık, hayatta kalmak için mücadele eden zihinleri ise birer kara buluta dönüşüyor.
Sosyal Medya ve Tükenmişlik Sendromu: İnsanlar sürekli kendilerini başkalarıyla kıyaslıyor. Sürekli mutlu ve başarılı görünmek zorundaymış gibi hissetmek, gerçek kimliğini bastırarak yapay bir benlik inşa etmeye çalışmak, kişinin iç dünyasını çökertiyor.
Aile İlişkilerinde Kopuş ve Yalnızlık: İnsanlar artık birbirleriyle konuşmuyor, hislerini paylaşmıyor. Aileler dağılıyor, dostluklar yüzeyselleşiyor. Anlaşılmayan, yalnız bırakılan insan zamanla içindeki karanlıkta kayboluyor.
Adaletsizlik ve Güvensizlik: Hukuksuzluk, torpil, liyakatsizlik… İnsan ne kadar çalışırsa çalışsın, emeğinin karşılığını alamıyor. Birilerinin kayırıldığı, hak edenin ezildiği bir toplumda birey kendini çaresiz ve öfkeli hissediyor.
Dumanın Anlamı Sessiz Çığlık
Bu resimde bireyin çığlığı duyulmuyor, çünkü ses yerine duman yükseliyor. Konuşmayan, ama içinde patlayan öfkesiyle kendini tüketen insanları temsil ediyor. Bugün depresyon, anksiyete, bunalım artık herkesin içinde var ama kimse açıkça konuşamıyor. İnsanlar ya kendini öldürerek bu dünyadan kaçıyor ya da sustukça içten içe çürüyor.
Nereye Gidiyoruz?
Eğer insanlar bu zihinsel çöküşü fark etmez ve bir çıkış yolu aramazsa, bu kara duman toplumu tamamen saracak. Çaresizlik içinde çırpınan bireylerin oluşturduğu bir toplum, nihayetinde ya tamamen yok olacak ya da içten içe yanmaya devam edecek. Birileri durup “Ne yapıyoruz?” diye sormadıkça, dumanın içinde kaybolmaya mahkûmuz.
Bahadır Hataylı/27.01.2025/Sancaktepe/İST