Son dönemde elektrik faturalarındaki yeni uygulama ve artış, sadece ekonomik bir mesele değil; aynı zamanda toplumsal refahı ve adaleti doğrudan etkileyen bir kriz haline gelmiş durumda. Yüksek zamlar ve adaletsiz tarife uygulamaları, halkın bütçesini sarsarken, şirketlerin ve hükümetin enerji politikalarına yönelik büyük bir tepkiyi de beraberinde getiriyor.
Elektrik Zamları ve Toplum Üzerindeki Etkileri
1. Fatura Politikaları ve Hileli Uygulamalar
Öncelikle, 150 kWh üzeri elektrik kullanımına %126 oranında zam yapılması zaten büyük bir yüktü. Ancak bunun ardından sayaç okuma süresinin 35 güne çıkarılması, halkın bilinçli olarak daha yüksek tarifeye geçirilmesi anlamına geliyor. Çünkü 30 gün yerine 35 gün boyunca kullanılan enerji hesaplandığında, birçok abone otomatik olarak daha yüksek fiyatlı dilime giriyor.
2. Enerji Şirketleri ve Kar Maksimizasyonu
Özel enerji şirketleri, kârlarını artırmak için her türlü yöntemi kullanıyor. Fiyatlar yükselirken, hizmet kalitesinde hiçbir iyileşme yapılmaması dikkat çekiyor. Üstelik bakım ve altyapı yatırımları da yetersiz. Bu da demektir ki halk sadece yüksek fatura ödemiyor, aynı zamanda sık sık kesintilere de maruz kalıyor.
3. Devletin Rolü ve Denetim Eksikliği
Enerji sektörü devletin düzenlediği bir alan olmasına rağmen, zamlar karşısında halkın korunması konusunda ciddi eksiklikler var. Vergi ve ek maliyetler elektrik faturalarını şişirirken, kamu denetimi zayıf olduğu için şirketler istedikleri gibi hareket edebiliyor.
4. Vatandaş Üzerindeki Psikolojik Etki
Her ay gelen fatura bir kabusa dönüşmüş durumda. İnsanlar faturalarını ödemekte zorlanıyor, bazıları borçlanarak elektrik kullanmaya devam ediyor. Elektrik temel bir ihtiyaç olduğu için, "tasarruf" adı altında vatandaşlara sürekli kısıtlama getirilirken, büyük şirketlere ve sanayi kuruluşlarına daha uygun tarifeler sunuluyor.
5. Çözüm Önerileri ve Alternatifler
Kamusal denetimin artırılması ve fiyatların adaletli hale getirilmesi şart.
Alternatif enerji kaynaklarına (güneş, rüzgar) yapılan yatırımlar artırılmalı ve vatandaşlar için teşvikler sunulmalı.
Sayaç okuma sistemleri şeffaf hale getirilmeli ve oyunlara son verilmeli.
Dar gelirli vatandaşlar için enerji destek programları genişletilmeli.
Sonuç olarak, elektrik faturaları üzerinden yapılan bu tür oyunlar halkı canından bezdirdi. Eğer bu gidişata dur denmezse, insanların geçim sıkıntısı daha da büyüyecek ve sosyal huzursuzluk artacaktır. Bu noktada, enerji politikalarının halk lehine revize edilmesi ve adil bir sistemin oluşturulması hayati önem taşıyor.
Bahadır Hataylı/10.02.2025/Sancaktepe/İST
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder