Önce selamla başlıyorum. Eğitimin bu kadar yazboz tahtasına dönüştüğü başka bir ülke var mı doğrusu çok merak ediyorum. Çelişkilerle dolu siyasi gündeme uygun, gelecek neslin hayatını saçmalıklara ipotek etmeye çalışan bir anlayışı şiddetle kınıyorum. Üniversiteye gittiğinde psikoloji bölümünü okumak istiyorsan, sen psikoloji, sosyoloji mantık sorularından sorumlu değilsin gibi bir anlayışı hangi kafa bize doğru olarak yutturmaya kalkıyor. Ya dostlar, Sosyoloji eşit ağırlık puanıyla alıyor, sen bu dersle alakalı sorulardan sorumlu değilsin, ya hakikaten bu deli dumrul hikâyelerinde de olmaz diye düşünüyorum. Bırakalım insanların geleceği üzerine kendi siyasi çıkar hesaplarını yapmayı da, adam gibi bir yüz yıllık gelecek için bilimsel denklemlere ve hayata uygun projelerle insanlığa bir gelecek sunalım… Ya ben beni bildim bileli bu eğitim anlayışımız her gelene göre Halaç pamuğuna çevrilir neden herkes kendine uygun, efendisinin bevlini şifa niyetiyle içen insanlar yetiştirmek, uslu düşünmeyen kendi yerine başkalarının düşündüğü kendisinin de çok iyi şakşakçı olduğu bir toplum oluşturmak ister… Ben şahsen bir insan olarak bu anlayışların tümünü sağ sol muhafazakâr gözetmeden şiddetle kınıyorum. Ya biz bunlara layık değiliz adam gibi yaşamak ve insanlarımızın önünün açılmasını istiyoruz. Sorunların gün be gün çoğaldığı toplumsal bir yaşamın kuralları nedir bir arada yaşamak için ne yapılmalı, sorunsuz kişilikli, tahammül sınırı geniş, düşünmeyi bilen, okumak hayatlarının zevki olacak insanlar yetiştirmek için sosyoloji psikoloji felsefe ve mantık dersleri adam gibi kırpılmadan temel ders olması ve en seçkin aydın insanları bu alanlara yönlendirip entelektüel bir toplum yaratmamız gerekirken, kırpa kırpa kuşa çevirdik. Nedir bu ya, son olarak söyleyeceğim bunu burada, bu alanlardan insanları uzaklaştıranlar bir gün kendi karanlıklarına gömüldüklerinde anlayacaklar kişinin kendi karanlığından kurtulmasının yolunun aydınlık ufuklardan geçtiğini ama çok geç olacak… Şiddetle kınıyorum basit menfaatleri için düşünmenin yolunu tıkayanları ve düşünmekten insanları korkutup, aslandan kaçan eşeklerin kaçışı gibi felsefe ve türevlerinden insanları korkutup ya da basite indirgeyip kaçıran sorumlularının tümünü…
yıl:14.02.2009
saat:21.20-21.50
yer: Çengelköy/İst
(E.Kekeç)
Bu Blogda Ara
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
"SABAH YAKIN DEĞİL Mİ?
Kendini herkese uydurmak için yontmaya koyulanlar, sonunda yontula yontula tükenip giderler.
Popüler Yayınlar
-
Yaldızlı Sözlerin Arkasındaki Çürüme Tarihin en trajik ironilerinden biri, çöküşe en yakın toplumların en çok “yücelik ”ten bahsetmesidir....
-
Platon, asırlar öncesinden bir uyarı bırakmıştı insanlığa: “Demokrasi, ancak erdemli ve eğitimli bir halkın omuzlarında yükselebilir; aksi t...
-
“İnsanların ruhunu öldürüyorlar anne… İşte asıl cinayet bu.” — Maksim Gorki, Ana (1906) Ruhun ölümü, bir toplumun çöküşünün sessiz hab...
-
İçinde bulunduğumuz çağ, pek çok unvanla anıldı: teknoloji çağı, bilgi çağı, hız çağı… Ama eğer hakikatin kalemiyle yazılacak olursa, bu ça...
-
EK-5 Kararı: Hukuk ile Diplomasi Arasında EK-5 Listesi: Resmî Karar, Diplomatik Zamanlama ve Türkiye’nin Stratejik İkilemi ABD'den çok ...
-
İnsanlığın Sessiz Dengesine Dair İnsan… Kâinatın en gizemli aynası. Görünürde bir bedenden ibaret gibi dursa da derinlerde bir deniz taşır...
-
Bir İnsanlık EMAR’ı Üzerine Derin Bir Okuma İnsan, anlamın kıyısında doğar ama çoğu kez anlamın merkezine hiç ulaşamaz. Çünkü doğmakla yaş...
-
Merhum Ahmet Kaya, bir şarkısında “ Ne kadar kötü kokarsa o kadar iyi ” diyordu. Ne kadar manidar bir cümle… Bugün ülke olarak geldiğimiz ...
-
Suriye iç savaşı, yalnızca bölgesel güç dengelerini değiştiren bir çatışma olmakla kalmamış, aynı zamanda insanlık tarihine kara bir leke ...
-
İnsanlık, varlık sahnesine çıktığı andan itibaren hem kendini hem de kendini aşan bir kudreti anlamlandırma çabasıyla yüzleşmiştir. Bu çaba,...
Bitsin Bu Zillet
Bir millet irfan ordusuna malik olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlar zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin yaşayacak neticeleri vermesi, ancak irfan ordusuyla kaimdir. KEMAL ATATÜRK
Ağlatıpta gülene yazıklar olsun!...
Ya bir yol bul, ya bir yol aç, ya da yoldan çekil.
Senin rabbin sana senden yakın.....
omuzlarında dünyayı taşıyan küçükler!
Zulüm yanan ateş gibidir, yaklaşanı yakar;Kanun ise su gibidir, akarsa nimet yetiştirir.
Allah'ın laneti zalimlerin üzerine olsun!....
"Kuşlar gibi uçmasını,balıklar gibi yüzmesini öğrendik ama insan gibi kardeşce yaşamasını öğrenemedik..."
kelebek gibi hafif olun dünyada
Kevserin Başında Buluşmak Umuduyla
çöllerden geçerek varılır havuzun başına!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder