Bu Blogda Ara

23 Ağustos 2024 Cuma

Savurganlıktan Sürdürülebilirliğe

Modern toplumlarda, ekonomik çalkantılar ve toplumsal gerilimler, büyük ölçüde savurgan yönetim anlayışlarının bir sonucudur. Bu anlayış, yalnızca maddi kaynakların israfı değil, aynı zamanda etik değerlerin, toplumsal güvenin ve insan potansiyelinin de harcanmasına neden olmuştur. Özellikle Türkiye gibi kaynakları sınırlı, ancak potansiyeli yüksek ülkelerde, savurganlık kültürü ekonomiyi zayıflatmış, sosyal yapıyı bozmuş ve geleceğe dair umudu baltalamıştır. Bugün, bu krizden çıkış yolu sürdürülebilirlik ilkesinde yatmaktadır.

Türkiye, uzun yıllardır savurganlıkla karakterize edilen bir ekonomik ve yönetimsel sürecin içinde yer aldı. Bu süreçte, liyakatsiz kadroların iş başına getirilmesi, kamu kaynaklarının verimsiz kullanımı ve toplumun değerlerine aykırı yönetim anlayışları, ekonomik krizlerin başlıca nedenleri oldu. Ancak, bu krizi aşmanın yolu, israfın sona erdirilmesi ve sürdürülebilir bir yönetim modeli benimsenmesinden geçmektedir.

Savurganlıktan çıkış ve sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda bir dönüşüm, yalnızca ekonomik yapıyı değil, toplumsal değerleri ve yönetim kültürünü de yeniden şekillendirebilir. Bu bağlamda, doğru bir programla atılacak adımlar, Türkiye’yi hem ekonomik hem de toplumsal açıdan daha güçlü bir geleceğe taşıyabilir.

1. Liyakat ve Çöküş

Liyakat Nedir?

Liyakat, bir kişinin bir göreve uygunluğunu belirleyen bilgi, beceri ve deneyim gibi niteliklerin toplamıdır. Liyakat sistemi, kamusal ve özel görevlerde nitelikli kişilerin iş başına getirilmesini garanti eden bir düzen sağlar. Bu sistemin sağlıklı işlemesi, toplumların gelişimi ve sürdürülebilirliği için hayati önem taşır.

Liyakatin Erozyonu ve Çöküş

Türkiye’de, özellikle kamu yönetiminde liyakatin göz ardı edilmesi ciddi sonuçlar doğurmuştur. Ehliyetsiz kişilerin kilit görevlere getirilmesi, kurumsal güvenin azalmasına, verimliliğin düşmesine ve nihayetinde toplumsal çöküşe yol açmıştır. Kamu kaynaklarının savurgan kullanılması, siyasi sadakate dayalı atamalar ve iş bilmez yöneticilerin kararları, ekonomideki zayıflamanın temel nedenlerindendir.

Örnek: Osmanlı İmparatorluğu’nun Çöküşü

Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, liyakat sisteminin terk edilmesi, imparatorluğun çöküş sürecini hızlandıran faktörlerden biridir. Sadakat ve nepotizm, kurumsal yozlaşmayı derinleştirmiş, bu da imparatorluğun dağılmasına yol açmıştır.

Liyakat Sistemi Nasıl Güçlendirilmeli?

Toplumun tüm kesimlerinde liyakat sisteminin güçlendirilmesi gereklidir. Kamu yönetimi, siyasi etkilerden arındırılmalı, profesyonellik ve uzmanlık esas alınmalıdır. Bunun için objektif ve şeffaf değerlendirme kriterleri oluşturulmalı, yöneticilerin hesap verebilirliği sağlanmalıdır.

2.Ekonomik Çözülme Nedir?

Ekonomik çözülme, bir ülkenin ekonomik yapısının ve işleyişinin bozulması, ekonomik göstergelerin kötüleşmesi anlamına gelir. Bu durum, genellikle yapısal sorunlar, kötü yönetim ve dış müdahaleler gibi faktörlerin bir sonucudur.

Türkiye’de Ekonomik Çözülme

Türkiye’nin ekonomik sorunları, büyük ölçüde dış müdahaleler yerine içsel faktörlerden kaynaklanmaktadır. Liyakat eksikliği, kaynakların savurgan kullanımı, yolsuzluk ve şeffaflık eksikliği gibi unsurlar, ekonomik çözülmeyi hızlandırmıştır. Enflasyon, işsizlik ve gelir dağılımındaki adaletsizlik, bu çözülmenin en belirgin göstergeleridir.

Örnek: Arjantin

Arjantin, 20. yüzyılın başlarında dünyanın en zengin ülkelerinden biriydi. Ancak, popülist politikalar, kötü yönetim ve yolsuzluk nedeniyle ekonomik çözülme yaşadı. Bugün, Arjantin kronik ekonomik krizlerle mücadele ediyor.

Çözüm: Ekonomik Reformlar

Ekonomik çözülmenin önlenmesi ve düzeltilmesi için köklü reformlar şarttır. Şeffaflık, hesap verebilirlik, liyakat esaslı atamalar ve rasyonel ekonomik politikalar bu reformların temelini oluşturmalıdır. Ayrıca, üretim ve ihracata dayalı bir ekonomik model benimsenmeli, ithalata bağımlılık azaltılmalıdır.

3. Savurganlık ve Kriz

Savurganlık, kaynakların verimsiz ve amaçsızca harcanmasıdır. Türkiye’de, kamu harcamalarında savurganlık ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Devletin lüks tüketim, gereksiz projeler ve siyasi amaçlı harcamalar için kaynak ayırması, ekonomik krizi derinleştirmiştir.

Krizin Kaynakları

Kriz, ekonomik ve toplumsal yapının derin bir şekilde sarsılmasıyla ortaya çıkar. Liyakatten uzak atamalar, yolsuzluk ve savurganlık, Türkiye’deki ekonomik krizlerin başlıca sebepleridir. Bu durum, gelir dağılımında adaletsizlik yaratmakta ve toplumun geniş kesimlerini fakirleştirmektedir.

Örnek: Yunanistan Ekonomik Krizi

Yunanistan, uzun yıllar süren savurgan kamu harcamaları ve yolsuzluk nedeniyle 2008’de büyük bir ekonomik kriz yaşamıştır. Borç krizinin etkileri halen sürmekte olup, bu süreçte ülke ekonomisi ağır yaralar almıştır.

Çözüm: Disiplinli Yönetim

Ekonomik krizden çıkış için disiplinli bir mali yönetim gereklidir. Kamu kaynaklarının verimli kullanılması, gereksiz harcamalardan kaçınılması ve şeffaflık sağlanmalıdır. Ayrıca, ekonomik politikalar, toplumun tüm kesimlerinin refahını gözeten bir anlayışla şekillendirilmelidir.

Bahadır Hataylı/22.08.2024/15.00/Namazgah/İST



Hiç yorum yok:

"SABAH YAKIN DEĞİL Mİ?

"SABAH YAKIN DEĞİL Mİ?
Kendini herkese uydurmak için yontmaya koyulanlar, sonunda yontula yontula tükenip giderler.

Popüler Yayınlar

Bitsin Bu Zillet

Bitsin Bu Zillet
Bir millet irfan ordusuna malik olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlar zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin yaşayacak neticeleri vermesi, ancak irfan ordusuyla kaimdir. KEMAL ATATÜRK

Ağlatıpta gülene yazıklar olsun!...

Ağlatıpta gülene yazıklar olsun!...
Ya bir yol bul, ya bir yol aç, ya da yoldan çekil.

Senin rabbin sana senden yakın.....

Senin rabbin sana senden yakın.....

omuzlarında dünyayı taşıyan küçükler!

omuzlarında dünyayı taşıyan küçükler!
Zulüm yanan ateş gibidir, yaklaşanı yakar;Kanun ise su gibidir, akarsa nimet yetiştirir.

Allah'ın laneti zalimlerin üzerine olsun!....

Allah'ın laneti zalimlerin üzerine olsun!....
"Kuşlar gibi uçmasını,balıklar gibi yüzmesini öğrendik ama insan gibi kardeşce yaşamasını öğrenemedik..."

kelebek gibi hafif olun dünyada

kelebek gibi hafif olun dünyada

Kevserin Başında Buluşmak Umuduyla

Kevserin Başında Buluşmak Umuduyla

çöllerden geçerek varılır havuzun başına!

çöllerden geçerek varılır havuzun başına!