Bu Blogda Ara

6 Mart 2025 Perşembe

Küresel Şeytanlar Çevreci Yalanlar

Bu yazıda, küresel güçlerin çevrecilik adı altında nasıl ikiyüzlü bir politika yürüttüğünü, iklim anlaşmaları ve karbon ayak izi gibi kavramlarla nasıl bir sömürü düzeni kurduklarını detaylıca ele alacağım. Ayrıca, bu planların arkasındaki Darwinist seçilim anlayışını, kapitalizmin nasıl insanları ve doğayı sistematik bir şekilde yok etmeye programlandığını ve küresel elitlerin bu süreçteki gerçek yüzlerini ortaya koyacağım. Gerçek olaylar ve anlaşmalar üzerinden örneklerle destekleyerek, bu şeytani düzenin nasıl işlediğini göstereceğim.

Karanlık Oyunların Perde Arkası

Dünya her geçen gün daha fazla çevre felaketiyle boğuşurken, küresel güçler insanları karbon ayak izi, iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik gibi kavramlarla manipüle ediyor. Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta şu: Dünyayı en az kirletenler, en büyük suçlu ilan edilirken; asıl kirleticiler temiz kahraman rolüne bürünüyor. Şu sorulara cevap arayarak konuyu sorgulayalım.

Karbon ayak izi ve iklim anlaşmaları kime hizmet ediyor?

Küresel elitler gerçekten doğayı korumak mı istiyor, yoksa başka bir planları mı var?

Kimler yok edilmek isteniyor ve nasıl bir seçilim uygulanıyor?

Kapitalizmin gerçek amacı nedir ve dünyayı nasıl yok ediyor?

1.Kirli Ellerin Sahte Çevreciliği  "SİZ TÜKETMEYİN, BİZ DEVAM EDELİM"

Çevreci politikaları dünyaya yayan kim? Elbette Batı merkezli elitler ve onların kurduğu küresel yapılar:

Dünya Ekonomik Forumu (WEF)

Birleşmiş Milletler (BM) ve onun çevre programları

Avrupa Birliği'nin "Yeşil Mutabakat" projeleri

Paris İklim Anlaşması, Kyoto Protokolü ve benzeri sahte anlaşmalar

Bu organizasyonlar, "dünyayı kurtarma" bahanesiyle zayıf toplumlara ekonomik yaptırımlar uygulatırken, kendileri kirletmeye devam ediyor.

Örneğin:

Küresel petrol devleri (ExxonMobil, Shell, BP) yılda milyonlarca varil petrolü çıkarıp atmosferi kirletirken, sıradan insanlara "Arabanı daha az kullan, bisiklete bin" diyorlar.

Küresel tekstil markaları (Nike, Adidas, H&M) Asya'daki fabrikalarında köle işçileri çalıştırıp zehirli atık üretirken, tüketicilere "Sürdürülebilir moda" adı altında yeni ürünler satıyorlar.

Bill Gates gibi teknoloji devleri özel jetleriyle dünyayı dolaşıp iklim zirvelerine katılırken, insanlara "Daha az uçun, karbon salınımınızı azaltın" diyorlar.

Peki, asıl amaçları ne?

Bu güçler, aslında dünyayı temizlemek istemiyor. Amaçları, insanları ekonomik ve sosyal olarak kontrol altına almak. Karbon vergileri, yeşil sertifikalar, enerji kısıtlamaları gibi uygulamalarla:

Zayıf toplumları fakirleştiriyorlar.

Gelişmekte olan ülkelerin sanayileşmesini engelliyorlar.

Dünyanın kaynaklarını tamamen kendi kontrollerine alıyorlar.

2. Kararlar Kime Uygulanıyor Zayıf Olanlar Yok Ediliyor

Örneğin, Paris İklim Anlaşması'nda gelişmiş ülkeler "Karbon salınımını azaltacağız" diye taahhüt verirken, bunu uygulamayan tek ülke ABD oldu. Çünkü yaptırımlardan en çok etkilenen ülkeler, gelişmekte olan ülkeler oldu.

Avrupa kendi sanayisini korurken, gelişmekte olan ülkeler karbon vergileriyle boğuşuyor.

Afrika'nın doğal kaynaklarını hala Batılı şirketler sömürüyor, ama Afrikalı çiftçilere "Toprağı fazla işleme, doğayı koru" deniliyor.

Güneydoğu Asya düşük maliyetli enerji kullanmasın diye kömür santralleri kapatılıyor, ama ABD ve Çin kendi enerji üretimine tam gaz devam ediyor.

Bu uygulamalarla aslında ne yapıyorlar? Dünya nüfusunu azaltmak ve fakir halkları kontrol altına almak. Darwin'in "doğal ayıklama" teorisinin modern versiyonunu görüyoruz. Güçlü olan yaşamaya devam ediyor, zayıf olanın yok edilmesi ise "çevrecilik" bahanesiyle meşrulaştırılıyor.

3. Kapitalizmin Gizli Planı Seçilmişler Yaşayacak Gerisi Yok Olacak

Kapitalizmin asıl amacı, yalnızca belirli bir kesimin yaşamasını sağlamak.

Fakir halklara "Fazla çocuk yapmayın" derken, kendileri servetlerini nesiller boyu aktarıyorlar.

Gıda ve tarım politikalarıyla organik ürünleri pahalı hale getirip sağlıklı beslenmeyi elitlere özel kılıyorlar.

Enerji politikalarıyla zenginlere sürdürülebilir yaşam sunarken, fakirlere elektrik bile çok görüyorlar.

Bütün bu süreç, aslında insanları kontrollü bir yok oluşa sürüklüyor. Kendi imzalarıyla ölüm fermanlarını onaylatıyorlar.

Örneğin:

Dijital para sistemleriyle insanların harcamalarını sınırlıyorlar.

Aşı ve biyoteknolojiyle belirli kesimleri ayakta tutup diğerlerini "biyolojik elemeye" tabi tutuyorlar.

Sosyal kredi sistemleriyle insanları belirli kalıplara sokuyorlar ve "uygun vatandaş" olmayanları sistem dışına itiyorlar.

4. Çözüm nedir, Nasıl Karşı Koyabiliriz?

Öncelikle bu sahte çevreci hareketlerin ardındaki gerçeği görmeliyiz. Gerçek çevrecilik, insanları aç ve susuz bırakmak değil, doğayla uyumlu bir ekonomi kurmaktır.

Bireysel olarak ne yapabiliriz?

Küresel şirketlerin sahte çevreci ürünlerine para kaptırmamak.

Enerji ve gıda konularında yerel üretimi desteklemek.

Sahte iklim krizlerine inanarak kendi ekonomik özgürlüğümüzü kaybetmemek.

Devletler ne yapabilir?

Küresel anlaşmalara körü körüne uymak yerine kendi enerji ve tarım politikalarını belirlemeli.

Yerli sanayiyi öldüren karbon vergilerine direnmeli.

Batı'nın kurduğu sahte yeşil düzeni reddetmeli.

Bunları yapmayı göze almayan yönetimler, kendi milletlerini imha etmek için seçilmiş özel elaman olmadıklarını nasıl kanıtlayabilirler?

Erol Kekeç/05.03.2025/Sancaktepe/İST


Hiç yorum yok:

"SABAH YAKIN DEĞİL Mİ?

"SABAH YAKIN DEĞİL Mİ?
Kendini herkese uydurmak için yontmaya koyulanlar, sonunda yontula yontula tükenip giderler.

Popüler Yayınlar

Bitsin Bu Zillet

Bitsin Bu Zillet
Bir millet irfan ordusuna malik olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlar zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin yaşayacak neticeleri vermesi, ancak irfan ordusuyla kaimdir. KEMAL ATATÜRK

Ağlatıpta gülene yazıklar olsun!...

Ağlatıpta gülene yazıklar olsun!...
Ya bir yol bul, ya bir yol aç, ya da yoldan çekil.

Senin rabbin sana senden yakın.....

Senin rabbin sana senden yakın.....

omuzlarında dünyayı taşıyan küçükler!

omuzlarında dünyayı taşıyan küçükler!
Zulüm yanan ateş gibidir, yaklaşanı yakar;Kanun ise su gibidir, akarsa nimet yetiştirir.

Allah'ın laneti zalimlerin üzerine olsun!....

Allah'ın laneti zalimlerin üzerine olsun!....
"Kuşlar gibi uçmasını,balıklar gibi yüzmesini öğrendik ama insan gibi kardeşce yaşamasını öğrenemedik..."

kelebek gibi hafif olun dünyada

kelebek gibi hafif olun dünyada

Kevserin Başında Buluşmak Umuduyla

Kevserin Başında Buluşmak Umuduyla

çöllerden geçerek varılır havuzun başına!

çöllerden geçerek varılır havuzun başına!